Roket ve füze, son derece kritik teknolojiler ve bunları dış kaynaktan temin etmek ve sınırsız kullanabilmek kolay değil.
Bu alanda Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyaçlarının “Dışa bağımlı olmadan” karşılanması; roket ve füze tasarımı, geliştirilmesi ve üretimi konularında lider bir kuruma sahip olunması amacıyla Savunma Sanayii İcra Komitesi Kararıyla 14 Haziran 1988 tarihinde Roketsan kuruldu.
1988 yılındaki kuruluş kararını takiben, Ankara İskitler’deki kiralık bir binada, 25 kişilik çekirdek kadro ile çalışmalar başladı.
Daha sonra, Elmadağ’da Savunma Sanayii Müsteşarlığı (Başkanlığı) tarafından Roketsan’a kiralanan yaklaşık 1.000 dönümlük arazide tesis inşa çalışmaları yürütüldü.
Üretimin gerçekleştirilebilmesi için gerekli bina ve altyapı inşaatı 1991 yılında tamamlandı.
İlk olarak, uluslararası bir program olan “Stinger Avrupa Ortak Üretim Projesi” kapsamında füzelerin kritik alt sistemlerinden olan kompozit yakıtlı fırlatma ve uçuş motorları ve sevk sistemlerinin yurt içinde üretimi Türkiye tarafından üstlenildi.
O dönemde Türkiye’de kompozit katı yakıt teknolojisi olmadığı için Millî Savunma Bakanlığınca (MSB) kompozit yakıtlı fırlatma ve uçuş motorlarını üretecek yeni bir şirket kurulması uygun bulundu.
Roketsan, Stinger projesini çok iyi değerlendirdi.
Kuruluş amacına yönelik stratejiler sayesinde Stinger konsorsiyumu gereklerini zamanında ve tam olarak yerine getirdi ve Türkiye’ye yetişmiş insan gücü kazandırmayı başardı.
Bu yetişmiş insan gücü sayesinde, transfer edilen teknolojiler özümsenerek yeni ürünlere dönüştürüldü.
Roketsan, beklentilerin ötesine geçerek roket/füze alanında uzman millî bir savunma sanayi kuruluşu olmayı başardı.
Kuruluş aşamasında tesis edilen Mühendislik Geliştirme bölümünde görevli mühendisler, Stinger Projesi, iştirak edilen millî projeler ve NATO projelerinden elde ettikleri deneyim ve teknoloji altyapısını özgün ürünlerin tasarımında kullandı.
1992’de başlatılan füze tasarım altyapısı geliştirme projesinin 1995’te tamamlanmasıyla Roketsan için “Tasarım odaklılık” dönemi başladı.
Sistem sorumlusu olma hedefiyle oluşturulan bu altyapı sayesinde, Stinger projesinin 1999 yılında tamamlanmasından önce Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyacını karşılamak üzere dünyadaki emsallerine göre çok daha gelişmiş, özgün tasarım, kompozit yakıtlı, 11 km menzile sahip TR-107 Roketi ile 40 km menzilli TR-122 Roketi ve 122 mm Çok Namlulu Roketatar (ÇNRA) Sistemi T-122’nin tasarımı, geliştirilmesi ve üretimi gerçekleştirildi.
Bu sistem ve roketlerin 1996 yılında Kara Kuvvetleri Komutanlığı envanterine alınması, Roketsan ve Türk Silahlı Kuvvetleri için önemli bir kilometre taşı oldu.
Türk Kara Kuvvetlerinin “Derinlikte ateş gücünü artıracak” uzun menzilli roket ve füzelerin üretilmesi amacıyla MSB tarafından 1990’lı yılların sonlarında başlatılan projelerin gerçekleştirilmesi için üretim altyapısı kuvvetlendirildi ve çeşitlendirildi.
Yeni teknolojilerin elde edildiği bu süreçte Kasırga Roket ve Silah Sistemi ile Yıldırım Füze ve Silah Sistemi TSK envanterine kazandırıldı.
2004 yılında MSB tarafından Kara Kuvvetlerinin ihtiyacı doğrultusunda başlatılan CİRİT 2.75” Lazer Güdümlü Füze Projesi’nde Lazer Güdüm, Ara Safha Güdüm, Duyarsız Roket Motoru ve Duyarsız Harp Başlığı gibi ileri teknolojiler kazanıldı.
2004 yılında özgün tasarımla üretilen roket ve silah sistemlerinin ihracına yönelik sözleşmeler imzalandı; böylece yurt dışına sistem seviyesinde ürün ve hizmet satışı dönemi başladı.
2005 yılında SSM tarafından başlatılan özgün füze sistemleri UMTAS Uzun Menzilli Tanksavar Füzesi, OMTAS Orta Menzilli Tanksavar Füzesi ve HİSAR Hava Savunma Füzelerinin geliştirilmesi çalışmaları kapsamında imzalanan projeler sayesinde Roketsan ana yükleniciliğinde oluşan geniş bir sanayi yapılanması ortaya çıktı.
SSM ve Roketsan arasında 2009 yılında imzalanan sözleşme gereği başlatılan, ALTAY millî tankı ve diğer çeşitli zırh sistemlerinin tasarımı, geliştirilmesi, üretimi ve testi için gerekli altyapının bulunduğu Balistik Koruma Merkezi Roketsan tarafından 2010 yılında hizmete alındı.
CİRİT 2.75” Lazer Güdümlü Füze 2012 yılında TSK envanterine girdi.
TSK’nın tapa ihtiyacını karşılamak için kurulan Tapasan A.Ş., 2012 yılında Roketsan bünyesine dâhil edildi.
Roketsan, 2016 yılında Akıllı Mini Mühimmat’ın (MAM) kalifikasyonunu tamamladı.
Bugünün muharebe sahası gereksinimlerini karşılamak amacıyla Roketsan tarafından geliştirilen MAM, İnsansız Hava Araçları (İHA) başta olmak üzere, düşük taşıma kapasitesi olan hava platformlarında verimliliği artıran bir çözüm niteliğinde sunuluyor.
2017 yılında, 4 farklı güdüm modunda kullanılabilen TEBER Lazer Güdüm Kiti’nin çevresel koşul ve entegrasyon testleri tamamlandı.
2018 yılı içerisinde F-16 uçağına yönelik sertifikasyon başarıyla tamamlandı ve TEBER Güdüm Kiti Hava Kuvvetleri Komutanlığı envanterine girdi.
Roketsan, IDEF 2019’da ALKA Yönlendirilmiş Enerji Silah Sistemi, ATMACA Satıhtan Satha Güdümlü Mermi, Mikro Uydu Fırlatma Sistemi (MUFS), TANOK 120 mm Lazer Güdümlü Füze, Lazer Güdümlü Mini Füze ve K+ Füze Sistemi’ni ilk kez sergiledi.
Kara, Hava ve Deniz Silah Sistemlerini kapsayacak şekilde ürün yelpazesini genişleten Roketsan, hâlihazırda farklı özelliklerdeki roket, füze, güdümlü mühimmat ve bunların fırlatma sistemleri ile sevk sistemlerini, roket yakıtlarını, arayıcı başlıklarını, güdüm ve kontrol sistemlerini, tapalarını, harp başlıklarını, mekanik aksamlarını, algoritmalarını, yazılımlarını tasarlamak ve üretmek, bu sistemlerin kara, hava, deniz ve denizaltı platformlarına entegrasyonunu yapmak, lojistik hizmetlerini vermek, balistik koruma sistemleri tasarlamak ve üretmek, uydu fırlatma sistemleri geliştirmek çerçevesindeki faaliyetlerini yürütüyor.
Roketsan, 2017 yılında Dünyanın En İyi 100 Savunma Sanayii Firması sıralamasına 98. sıradan girdi ve 2018 yılında 96’ncılığa, 2019 yılında ise 89’unculuğa yükseldi.
Roketsan, kuruluşunun 33’üncü yıl dönümüne özel hazırlattığı animasyon filmi sosyal medyada paylaştı.