ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol, İstanbul Lütfi Kırdar Kongre Merkezi’nde düzenlenen Take Off 2023 Girişim Zirvesi’nden Bloomberg HT televizyonunun canlı yayınına bağlandı ve Muhabir Burak Karagöz’ün sorularını cevaplandırdı.
Karagöz, ASELSAN’ın yılın üçüncü çeyrekteki net kârının piyasa beklentilerinin oldukça üzerinde gerçekleştiğini hatırlatarak, bu başarının ardındaki ana faktörleri ve şirketin gelecek dönemdeki büyüme stratejisini sordu.
Akyol, ASELSAN’ın Türk savunma sanayisinin lider kuruluşu olduğunu, uzun yıllardır yüksek teknolojiye yatırım yaptığını ve son dönemde özellikle kimsenin yapamadığı, dünyadaki büyük firmaların ancak baş edebileceği yüksek teknolojilere odaklandıklarını söyledi.
Akyol, şöyle devam etti:
“Daha alt seviyede gördüğümüz teknolojilerle ilgili iştiraklerimize devretmek ya da ekosisteme devretmek ve bizim daha yüksek teknolojiye odaklanmak temel misyonumuz. Bu kapsamda, geçtiğimiz dönemde yaptığımız stratejik yatırımların aslında neticesini görüyoruz bu rakamlarda. Önümüzdeki dönem bu odaklanmamız, bu oranları daha yukarılara taşıyacak. Bir örnek vermek gerekirse, Türkiye’nin kişi başına ciro değerlerine baktığımızda ASELSAN 200.000 doların üzerinde ciddi bir katma değer üretiyor. Yine kilogram başına ihracat rakamlarını, savunma sanayinde ve diğer sektörlerde ele aldığımızda bugün Türkiye 1.4 dolarlarda kilogram başına ihracatta iken, savunma sanayinde rakamlar 60 dolarlarda. ASELSAN’da bu rakam yaklaşık 2.000 dolarlarda ve önümüzdeki dönem bu odaklanma stratejimizle 20.000, 30.000 dolar kilogram başına maliyeti olan ürünleri çıkarttık, çıkartıyoruz.”
ASELSAN Genel Müdürü Ahmet Akyol, Türkiye İhracatçılar Meclisinin İnovalig ödüllerinde birincilik kazandıklarını ve İnovasyon Kültürü ödülünü Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın elinden aldıklarını ifade etti.
Akyol, şu bilgileri verdi:
“Orada da bahsedilen, ASELFLIR 500; İHA’larımızın kamerası. Bu, yüksek teknolojiye odaklanmanın güzel bir örneği. Dünyada muadillerinden %20, %30 daha fazla performans gösteren, rekabetçi -maddi anlamda- ürünü tamamladık. İHA’larımızda uçurduk. Burada neyi kazanıyoruz? Sadece dünyanın en iyi kamerasını kendi Silahlı Kuvvetlerimize vermek değil, kilogram başına 20.000 dolara geldik. Bu Türkiye’nin geleceği, Türkiye’nin büyümesinin, katma değerinin, refahının artmasının anahtarı dolayısıyla bu kârlılık oranlarında birinci derecede yüksek teknolojiye odaklanma önemli bir yeri tutuyor.”
Ahmet Akyol, ASELSAN’ın yılın üçüncü çeyreğinde 14 milyar lira ciroya ulaştığının hatırlatılmasının ardındaki dinamiklere ilişkin bir başka soru üzerine, Türk savunma sanayisinin 90’lı yıllardan itibaren belli aşamaları geçtiğini; ortak üretim, ortak tasarım fazıyla başlayan bu sürecin 2000’li yıllarla birlikte artık milli ürünler, milli tasarımlar aşamasına geçtiğini belirtti.
Akyol, şöyle dedi:
“Son 10 yılda, özellikle son 5, 6 yılda platform seviyesi ürün çıkartabilir bir ülke hâline geldik. Aslında ASELSAN da uzun yıllardır; bugün deniz altından uyduya, kara sistemlerinden İHA’lara, uçaklardan helikopterlere tamamının sensörlerinin, payloadlarının, elektronik sistemlerinin sağlandığı bir şirket burası. Buradan nereye varmak istiyoruz? Aslında bu uzun yıllardır yaptığımız büyük yatırımların artık yavaş yavaş seri üretim platform bazında yavaş yavaş ihracat evresine geçiyoruz. Bu backlog (birikmiş işler) artışı biraz bununla izah edilebilir. Büyük projelerin büyük satışları başladı. Bugün işte örnek vermek gerekirse, uzun yıllardır yatırımını yaptığımız Atak helikopteri artık ihraç ediliyor. Her ihraç edilen mutlaka ASELSAN açısından bir değer gösteriyor. İHA’larımız; önemli bir sensör ve payload sağlayıcısıyız, ihraç ediliyor. Milli gemimizde, bir MİLGEM’de ASELSAN’ın 48, 49 tane sensörü var. Bugün Türkiye’yi, Türk Deniz Kuvvetlerini desteklemekle kalmıyor. Değişik coğrafyalara ihracatı yapılan ürünler. Tüm bu platform seviyesi geçmiş yıllarda yaptığımız yüksek teknoloji yatırımların artık seri üretime dönüyor olmasının bize getirdiği pozitif yansıma var. Bir ikincisi de ihracat Türkiye ortalamasının üzerinde büyüyor. Savunma sanayinde bu şu demek: Tüm platform üreticisi şirketlerimiz, ASELSAN dahil bütün büyük şirketlerimiz, normal ortalamanın üzerinde bir ihracat büyümesi sergiliyor. Bunun da getirdiği pozitif etkilerle şunu söyleyebilirim: Geçen hafta itibariyle tarihinde ilk defa ASELSAN 10 milyar dolar backlog (birikmiş işler) sınırını aşmış oldu. Bu önemli bir rakam. Özellikle büyük sistemlerin siparişleri bizi buraya taşıdı. Önümüzdeki dönem bu rakamların bu söylediğim misyon çerçevesinde, özellikle büyük platform satışlarıyla artmasını ASELSAN’ın da bunlarla beraber yükselmesini bekliyoruz.”