Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Kanal 7’de canlı yayınlanan Başkent Kulisi programına katıldı.
YUNANİSTAN’LA İLİŞKİLER
Savunma Sanayi Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de barış istediğini, çatışma söyleminde bulunmadığını vurguladı, “ancak bu gerekli ortamda gerekli cevabın verilmeyeceği demek değildir” dedi.
Yunanistan’ın silahlanma çabası ile ilgili bir soru üzerine Demir, bir taraf hazırlık yaparken bir tarafın olanları eli kolu bağlı izleyemeyeceğini kaydetti.
Yunanistan’ın dışarıdan silah almaya çalıştığını, Türkiye’nin ise kendi silahlarını üretmeye başladığına dikkat çeken Demir, “Belli sistemlerin devreye girmesi biraz vakit alıyor. Kimse istemez ama acil ihtiyaç olursa, belli adımlar atılabilir” dedi.
Yunanistan’ın silah siparişleriyle ilgili olarak, “Satın aldığınız silahların sistemine sahip olmayınca o silahın ne kadar sizin olduğu tartışılır” diyen Prof. Dr. Demir, Türk savunma sanayi şirketlerinin ise dünyada yetkin firmalar haline geldiğini kaydetti.
Prof. Dr. Demir Yunanistan’ın, “Türkiye’ye karşı koyacak gücümüz var” şeklindeki açıklaması hatırlatılınca da “Herkes her şeyi konuşabilir, mesele sahada belli olur” dedi.
TÜRK SAVUNMA SANAYİ TÜM İMKÂNLARI İLE AZERBAYCAN’IN YANINDADIR
Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir, Ermenistan’ın Azerbaycan’a yönelik son saldırısını da değerlendirdi.
Azerbaycan’ın dost ve kardeş, Ermenistan’ın ise tamamen saldırgan ve haksız olduğunu vurgulayan Demir, “bu konuda tavrımız çok net. Türkiye’de savunma sanayinin her ne imkânı varsa, kardeş Azerbaycan’ın yanındadır; bunu her zaman söyledik. Bütün kapılarımız açık. Olabilen her türlü desteği her ortamda vermeye hazırız. Bunu devletimizin her kademesinde dillendirdik, dillendirmeye devam edeceğiz. Bu konudaki kararlığımız kesin” dedi.
“F-35’LER ABARTILMAMALI
Prof. Dr. İsmail Demir, F-35 projesinden Türkiye’nin çıkarılmasıyla ilgili olarak da bu durumun karşı tarafın tek taraflı tutumundan kaynaklandığını, bir diyalog başlatıldığını, Türkiye’nin ön şart kabul etmeyen tutumunda bir değişiklik olmadığını vurguladı.
Demir, ancak karşı tarafın tutum değiştirmesi halinde Türkiye’nin projeye dönebileceğini kaydetti.
F-35’ler hakkında dış basında çıkan yorumlara da değinen Demir, projenin o kadar gözde büyütülmemesi gerektiğini belirterek, “projenin içindeydik, çok konuları biliyoruz. Bir adım atılırsa karşı adım atılır, mutlaka bir yol bulunur” ifadesini kullandı.
F-35 projesindeyken Türk firmalarının yaptığı parçaların ne kadar iyi olduğunun Amerikan makamlarınca defalarca dillendirildiğine işaret eden Demir, Amerikalıların Türk firmaların yerine yeni firmalar bulmakta zorlandıklarını vurguladı.
TÜRK SAVUNMA FİRMALARI DÜNYANIN ÖNDE GELEN FİRMALARI ARASINDA
Türk savunma şirketlerinin dünyanın önde gelen şirketleri haline geldiğini, sayılarının 1500’ün üzerine çıktığını anımsatan Demir, her konuda uzmanlaşılamayacağını, belirli konularda öne geçilmesi gerektiğini bildirdi.
Türkiye’nin ürettiği silahların İdlib ve Libya’da, sahada da kendilerini kanıtladığını, ihtiyaca cevap verecek şekilde üzerlerinde değişiklikler yapıldığını anlatan İsmail Demir, örnek olarak şarjör değiştirmeden 500-800 round atış yapan tüfeği gösterdi.
Prof. Dr. Demir, İnsansız Hava Aracı konusunda Türkiye’nin dünyanın sayılı güçleri arasına girdiğine işaret etti.
Demir, “bizim İHA ve SİHA’ları kullanım şeklimiz, oyun değiştirici bir unsur olarak dünyada dikkat çekti” dedi.
Demir, S/İHA’ları farklı platformlarda kullanmak için çalıştıkları bilgisini de verdi.
ANADOLU ÇOK MAKSATLI AMFİBİ HÜCUM GEMİSİ GELECEK YIL ORTALARINA SARKABİLİR
Türkiye’nin ilk uçak gemisi olarak düşünülen Anadolu Çok Maksatlı Amfibi Hücum Gemisi hakkında da bilgi veren Prof. Demir, bu geminin aslında helikopter ve dikine iniş yapabilen F-35B için tasarlandığını ancak şimdi üzerine SİHA veya başka araçların da inecek şekle getirilmesi için çalışmaların sürdüğünü anlattı.
Demir, Anadolu’nun hizmete girme sürecinin pandemi yüzünden yavaşladığını ve geminin hizmete girme tarihinin gelecek yıl ortalarına sarkabileceğini açıkladı.
HEDEFİMİZ YERLİ JET MOTORLU İNSANSIZ UÇAĞI ÜRETMEK
Türkiye’nin Milli Muharip Uçak projesi hakkında da bilgi veren Demir, 5. nesil olacak bu savaş uçağı için hangar çıkış tarihinin 2023, ilk uçuşun ise 2025-26 olarak öngörüldüğü bildirdi.
Demir, diğer ülkelerle açığı kapatmak için yürümek değil koşmak gerektiğini vurgulayarak, “ilk hedefimiz insansız jet motorlu savaş uçağı üretmek” dedi.
ÜRETİMDE DIŞA BAĞIMLILIKTAN KURTULMAYA ÇALIŞIYORUZ
Prof. Demir, savunma sanayinde milli teknoloji konusuna da açıklık getirdi.
Demir, Türkiye’nin şu anda sorunsuz aldığı parçaların tedarikinde ileride sorun yaşayabileceğini, amaçlarının Türk savunma sanayisini, her bir parçayı -pahalı bile olsa- kendi üretebilecek yetkinliğe getirmek olduğunu vurguladı.
Türkiye’nin 80’i aşkın Ar-Ge projesi olduğunu anlatan Demir, hepsinin bir ürüne ya da kritik bileşenine yönelik olduğunu kaydetti ve “gençlerimize söylüyoruz, eğer bir şey insan yapısı ise biz daha iyisini yapabiliriz. Bu inançla yola devam etmek gerekiyor. Yola çıkılan her proje başarılıdır. Başarısız projelerden bile bir şeyler öğreniyoruz” şeklinde konuştu.
Savunma sanayi alanında başdöndürücü gelişmeler yaşandığına dikkat çeken Demir, geleceğin muharebelerinin otonom olacağını belirtti.
Demir, “15-30-40 yıl sonrasını okumamız gerekiyor” dedi ve bu alandaki çalışmalara destek verdiklerinin altını çizdi.