Küresel kara sistemleri üreticisi OTOKAR, Suudi Arabistan’ın Riyad kentinde başlayan World Defense Show 2024 Uluslararası Savunma Sanayii Fuarı’nda (WDS) farklı ihtiyaçlar ve senaryolar için ürettiği 9 zırhlı ve paletli aracını tanıtıyor.
Firma, beş gün sürecek etkinlikte, Salon 1 B4 kapalı ve Courtyard CY-7 açık olmak üzere iki ayrı stantta, birbirinden farklı özellik ve yeteneklere sahip, dünyaca ünlü
-Leonardo HITFACT MkII 120 mm Taretli TULPAR Hafif Tank
–TULPAR-S 7,62 mm Silah Kuleli, Amfibi Paletli Zırhlı Personel Taşıyıcı
–ARMA 8×8 John Cockerill 105 mm Taretli Ateş Destek Aracı
–ARMA 8×8 Mızrak 30 mm Taretli Piyade Muharebe Aracı
–COBRA II 4×4 Mayına Karşı Korumalı, 25 mm RCWS’li Araç
–AKREP II 4×4 90 mm John Cockerill Taretli Keşif Aracı,
–COBRA II 4×4 12,7 mm RCWS’li Zırhlı Personel Taşıyıcı,
–COBRA II 4×4 Mızrak 12,7 mm Kapalı Silah Kuleli Zırhlı Personel Taşıyıcı
–URAL 4×4 12,7 mm Açık Silah Kuleli Zırhlı Devriye Aracı’nı sergiliyor.
Dünya çapında önemli projelere imza atan OTOKAR, NATO ve Birleşmiş Milletler’in de tedarikçisi konumunda.
OTOKAR Genel Müdürü Serdar Görgüç, küresel savunma pazarındaki konumlarını, sağlam adımlarla güçlendirdiklerini belirtti.
“Şu anda 5 kıtada 40’tan fazla ülkede 33 binin üzerinde OTOKAR askeri aracı hizmet veriyor.” diyen Görgüç, şöyle devam etti:
“Uzmanlığımız, yeteneklerimiz ve deneyimimiz sayesinde, kullanıcılarımızın mevcut ve gelecekteki gereksinimlerini karşılamak için en verimli kara sistemleri çözümlerini ve geniş hizmet kapsamını sunmaya kendimizi adadık. Dünya çapındaki müşteri portföyümüz içinde Körfez Arap Ülkeleri İş Birliği Konseyi en önemli pazarlarımızdan biri. OTOKAR‘ın çeşitli tiplerdeki zırhlı araçları, Körfez Ülkeleri askeri ve güvenlik güçleri tarafından çeyrek asırdır başarıyla kullanılıyor. Bu bağlamda WDS, saygıdeğer Suudi Arabistan Krallığı ve tüm bölgeyle bağlarımızı güçlendirmek için önemli bir fırsat sunuyor. OTOKAR, 2016 yılında kurduğumuz iştirakimiz ‘Otokar Kara Sistemleri’ aracılığıyla ve kullanıcılarına fiziksel olarak daha yakın olarak, Körfez İş Birliği Konseyi’ndeki varlığını güçlendirdi. Müşterilerimize zamanında ve verimli bir şekilde hizmet ve destek verebilmek için ‘yerel’ olmak son derece önemli. OTOKAR Kara Sistemleri, son sekiz yılda önemli projelere ve başarılı sonuçlara imza attı. Körfez’deki teknoloji transferi ve yerli üretim isteği, güçlü tasarım, geliştirme, teknoloji ve mühendislik kabiliyetlerimizle birleşerek OTOKAR‘ı dünya savunma sanayisinde ön sıralara taşıdı. WDS sırasında bu konumu güçlendirmeyi ve yeni ortaklıklar kurmayı hedefliyoruz.”
OTOKAR’ın WDS’de sergilediği araçlardan biri, Leonardo HITFACT Mk II 120 mm taretli TULPAR Hafif Tank. TULPAR, hareket kabiliyeti, yüksek ateş gücü ve beka kabiliyetine sahip. TULPAR, modern orduların mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarını tam olarak karşılamak üzere 28.000 kg’dan 45.000 kg’a kadar değişen varyantlarda çok amaçlı paletli araç olarak tasarlandı. Varyantlar, ortak alt sistemlere sahip. En zorlu iklimlerde ve engebeli arazi koşullarında test edilen TULPAR, modüler zırhıyla yüksek balistik ve mayın koruması sağlıyor. TULPAR Hafif Tank, yüksek atış ve imha gücünün yanı sıra yüksek hareket kabiliyeti ile şehir içi, meskûn alanlar ve hafif köprülerden ormanlık alanlara ve ana muharebe tanklarının manevra yapamadığı yumuşak yüzeyler başta olmak üzere her türlü muharebe ortamında görev yapabiliyor.
TULPAR-S AMFİBİ PALETLİ ZIRHLI PERSONEL TAŞIYICI
TULPAR-S, WDS’de 7,62 mm Kule ile sergileniyor. TULPAR-S, Piyade Muharebe Aracı, ZPT, Zırhlı Silah Taşıyıcı, Bakım ve Kurtarma Aracı, Komuta Kontrol, Ambulans, Keşif Aracı gibi göreve özel varyantlar için ortak platform sunan amfibi Hafif Paletli bir araç.
OTOKAR, WDS’de ARMA 8×8’in biri 30 mm MIZRAK Silah Kulesi ve diğeri John Cockerill 105 mm silah kulesiyle donatılmış iki farklı versiyonunu sergiliyor. ARMA 8×8, çeşitli görevler için amfibi yeteneklere sahip, savaş ortamında kendisini kanıtlanmış modüler bir platform. ARMA, modern orduların beka, koruma ve hareket kabiliyeti gereksinimlerini karşılıyor. ARMA 8×8, yüksek muharebe ağırlığı ve geniş iç mekanlarının yanı sıra alçak siluetiyle de dikkat çekiyor. Yüksek balistik ve mayın korumasına sahip zırhlı monokok gövde, 120 mm’ye kadar farklı özelliklerde görev ekipmanı ve silah sisteminin entegrasyonuna olanak sağlıyor. ARMA, Komuta Kontrol, İstihkâm, Ambulans, Kurtarma, Destek ve benzeri görevlere uygun bir platform.
“COBRA II Mayına Karşı Korumalı Araç (COBRA II MRAP), WDS’de 25 mm RCWS (Uzaktan Komutalı Silah İstasyonu) ile sergileniyor. Cobra II MRAP, riskli bölgelerde yüksek beka kabiliyeti sağlamak amacıyla geliştirildi. Araç, mürettebata kinetik enerji, mayın ve IED tehditlerine karşı üstün koruma sağlarken, bağımsız süspansiyon sistemiyle de savaş koşullarında arazide yüksek hareket kabiliyeti sağlıyor. Yüksek güvenilirlik ve bakım kolaylığı diğer iki önemli tasarım kriteri. COBRA II MRAP, modüler tasarımıyla silah sistemleri ve görev ekipmanlarının entegrasyonu için yüksek faydalı yük ve geniş iç alan sağlıyor. Araç, kullanıcı ihtiyaçlarına göre 3 veya 5 kapılı, 11 personele kadar alternatif oturma düzeniyle yapılandırılabiliyor.”
“Otokar, WDS’de COBRA II’yi biri 12,7 mm RCWS (Uzaktan Komutalı Silah İstasyonu) ve diğeri 12,7 mm MIZRAK Kapalı Kule olmak üzere iki farklı kuleyle sergiliyor. Dünya çapında tanınan COBRA II, yüksek düzeyde koruma, yük kapasitesi ve geniş iç hacim sunuyor. COBRA II, üstün hareket kabiliyetinin yanı sıra balistik, mayın ve IED tehditlerine karşı da yüksek koruma sağlıyor. Yüksek güç/ağırlık oranına sahip COBRA II’nin performansı hayli yüksek. Araç, dünyanın farklı yerlerindeki birçok ordu tarafından en zorlu arazi ve iklim koşullarında kullanılıyor. Çok çeşitli silah ve görev ekipmanı seçeneklerinin entegrasyonuna uygun olan COBRA II, farklı kullanıcılarda, sınır korumanın yanı sıra iç güvenlik ve barışı koruma görevlerinde de başarıyla hizmet veriyor. COBRA II’nin modüler yapısı, aracı aynı zamanda personel taşıyıcı, silah platformu, yer gözetleme radarı, KBRN keşif aracı, komuta kontrol aracı ve ambulans olarak kullanılabilecek esnek bir platform haline getiriyor.”
“Otokar, WDS’de John Cockerill 90 mm taretli AKREP II’yi sergiliyor. Otokar’ın 1990’lı yıllarda geliştirdiği ilk AKREP’in üzerine inşa edilen AKREP II, zırhlı keşif ve gözetleme aracı ve büyük kalibreli bir silah platformu olarak tasarlandı. Yüksek ateş gücü ve beka kabiliyetini alçak siluette birleştiren AKREP II, 90 mm’ye kadar topa kadar taret barındırarak modern orduların mevcut ve gelecekteki ihtiyaçlarını karşılıyor. AKREP II’nin dört tekerlekten çekiş sistemi ve yönlendirilebilir arka aksı, aracın manevra kabiliyetini büyük ölçüde artırıyor. Araç, çamur, kar, su birikintisi fark etmeksizin her türlü arazi koşulunda üstün hareket ve yol tutuş kabiliyetine sahip. Kompakt tasarımı, hem kinetik hem de mayın korumasının yüksek olması ve aracın arka kısmına yerleştirilen U tipi güç paketi, AKREP II’yi özellikle manevra kabiliyetinin yengeç dümeni ile taçlandırıldığı çok özel ve rekabetçi bir platform haline getiriyor. Farklı görev türlerine uygun, çok amaçlı bir araç olan AKREP II, 90 mm’ye kadar kalibreli kuleleri barındırabilmesiyle beka kabiliyetinden ödün vermeden etkili ateş gücü sağlıyor. AKREP II aynı zamanda gözetleme, keşif, hava savunma, ileri gözetleyici vb. görevler için de yapılandırılabiliyor.”
“OTOKAR’ın WDS’de sergilediği URAL 4×4 Taktik Tekerlekli Zırhlı Araç, paramiliter kullanıcıların farklı konfigürasyonlardaki 4×4 zırhlı taktik araç ihtiyacını çok yönlü ve modüler bir çözümle karşılamak üzere tasarlanan, yenilikçi bir yaklaşımdan doğan özel bir ürün. URAL, bu modüler yapısıyla farklı görevlerin ekipmanlarına, silah sistemlerine ve konfigürasyon gereksinimlerine kolaylıkla adapte edilebiliyor. Müşteri isteklerine göre uyarlanmış birden fazla varyant şu anda çeşitli görevlerde kullanılıyor.”
“OTOKAR (BIST:OTKAR), 1963 yılında Türkiye’de sanayileşme ve modernleşme hamlelerinin başladığı bir dönemde kuruldu. Sakarya Arifiye’de 552.000 m2 üretim alanına sahip fabrikasında 3.000’i aşkın çalışanıyla faaliyet gösteren OTOKAR, kendi teknoloji, tasarım ve uygulamalarını kullanarak müşterilerinin ihtiyaçlarına özel çözümler sunuyor. OTOKAR, 100’e yakın şirketi, 115.000 çalışanı, 11.000 bayisi, acentesi ve satış sonrası hizmetleriyle Türkiye’nin ve bölgenin en büyük ve en başarılı gruplarından biri olan Koç Grubu’nun (BIST:KCHOL) bir parçası. Grubun toplam geliri Türkiye GSYİH’sının yaklaşık %9’unu oluştururken, ihracat hacmi ise Türkiye’nin toplam ihracat hacminin %7’sini oluşturuyor.”