Eskiler elbette bilir ama gençlerden EOKA’yı bilen kaç kişi var acaba?
EOKA da nereden çıktı demeyin; şunun şurasında 20 Temmuz’a kaç gün kaldı ki?
Türkiye’yi 20 Temmuz 1974’e getiren unsurların başında gelir EOKA (Ethniki Organosis Kyprion Agoniston).
Türkçesi, Kıbrıs Mücadelesi Ulusal Örgütü…
İnternette arama yaptığınızda EOKA ile ilgili binlerce kaynak karşınıza çıkar; bilgi edinmekte zorlanmazsınız ancak biz EOKA’yı, Kıbrıslı duayen gazeteci büyüğümüz Sabahattin İsmail’in 1998’de İstanbul Kastaş Yayınevi tarafından yayınlanan “150 Soruda Kıbrıs Sorunu” isimli kitabından aktarmak istiyoruz.
“EOKA, Kıbrıs’ta Türk halkını yok edip, adayı Yunanistan’a bağlamak için kurulmuş olan bir terör örgütüdür” diye tanımlıyor Sabahattin İsmail.
Kitaptan edindiğimiz bilgiye göre, EOKA için ilk gizli görüşmeler 2 Temmuz 1952’de Atina’da, sonraları Başpiskopos olan Makarios’un başkanlığında yapılıyor.
7 Mart 1953 tarihinde bir “İhtilal Konseyi” kuruluyor ve bu konseyin kurucuları ENOSİS için şu yemini ediyor:
“ENOSİS davası hakkında bildiklerimi ve bundan böyle bileceklerimi işkence altında ve canım pahasına bile olsa bir sır olarak gizli tutmaya Tanrı huzurunda yemin ederim. Bana verilen tüm emirlere sorusuz olarak itaat edeceğim…”
1954 yılının ilk aylarında, Yunanistan Hükûmetinin bilgisi dâhilinde Kıbrıs’a gizli silah sevkiyatı başlar.
Terör örgütünün elebaşı olan “Dighenis” kod adlı Albay Georgios Grivas ise 9 Kasım 1954’te gizlice adaya çıkar.
EOKA, dönemin Yunan Dışişleri Bakanı Stephanopoulos’un direktifi ile 1 Nisan 1955’te ilk bombalama eylemlerini yaparak faaliyetine başladı.
Amaç önce İngilizleri adadan atmak, ardından da topyekûn bir imha hareketi ile adadaki Türkleri yok ederek Kıbrıs’ı Yunanistan’a bağlamaktı.
EOKA, 21 Haziran 1955’ten itibaren saldırılarını Türklere de yöneltmeye başladı.
Terör örgütü EOKA, kanlı eylemleriyle yüzlerce Türk’ü katletti.
Katlettikleri sadece Türkler değildi.
100 İngiliz ve yine örgütün amaçlarına hizmet etmeyi reddeden yüzlerce Rum, EOKA terör örgütü tarafından vahşice katledildi.
30 Türk köyünü yaktı, yıktı; bu köylerde yaşayan Türkleri Türkiye, İngiltere ve Avustralya’ya göç etmek zorunda bıraktı.
Makarios’un EOKA’nın siyasi lideri olduğunu öğrenen İngilizler, 9 Mart 1956’da onu tutuklayıp Seyşel Adaları’na sürgüne gönderdi.
EOKA terör örgütü, 1963’te yeniden saldırılara başladı.
Bu sefer 103 Türk köyünü yakıp, yıktı.
500’ün üzerinde Türk’ü katletti, on binlerce Türk’ü göçe zorladı.
Terör örgütü, 15 Temmuz 1974’te bu kez EOKA B adıyla silahlarını Türklerin yanı sıra Rumlara da çevirerek 2 bin Rum’u katletti.
Kıbrıs’ta sorun, 20 Temmuz 1974’te tamamen çözüldü ve adaya barış geldi.