Özellikle kamu kurumlarında veri merkezleri, eski adıyla sistem odaları, dijital verinin depolanması, işlenmesi ve dağıtılması bakımından kritik öneme sahip.
STM Bilişim Teknolojileri Genel Müdürü Cem Gündüz, “STM ile 1’e 1 Cevaplar”da Deniz Bayramoğlu’nun sorularını cevaplandırdı.
Gündüz, internetin tüm dünyada yaygınlaşması ile birlikte yıllar içinde verilerin arttığını, veri merkezlerine ihtiyaç duyulduğunu anlattı.
Günümüzde veri merkezlerinin 7/24 hizmet verdiğini ve çok küçük binlerce sunucuya sahip olduğunu anlatan Gündüz, “Veri merkezlerinin güvenliği, güvenilirliği ve bilgileri kuruluşlar için oldukça kritik” dedi.
Türkiye’de yürütülen dijital dönüşüm hareketi ile kamu kurumlarının veri depolanması ve güvenliği ihtiyacının da arttığına işaret eden Gündüz, “STM olarak anahtar teslim veri merkezi çözümleri sunmak amacıyla, paydaş ekosistemimizle birlikte faaliyetlerimize devam ediyoruz” diye konuştu.
Gündüz, “Şu anda Emniyet Genel Müdürlüğümüzün iki kritik dairesinin hizmetine sunulmak üzere yüksek kapasiteli ve güvenlikli İş Sürekliliği Veri Merkezi projelerimiz eş zamanlı olarak devam ediyor” bilgisini verdi.
Cem Gündüz, daha önce de SSB’nin Veri Merkezi modernizasyonunu başarıyla gerçekleştirdiklerini bildirdi.
“STM ile 1’e 1 Cevaplar“da bu hafta “blok zincir teknolojisi” de ele alındı.
Gündüz, 2000’li yıllarda yaşanan internet devriminin benzerinin, 2020’li yıllarda blok zincir ile yaşanacağını söyledi.
Cem Gündüz, blok zinciri “Merkezi bir otoritenin onayına ihtiyaç duyulmadan bir ağ ortamında kimliklendirme ve yetkilendirme gibi güven esaslı işlemlerle veri paylaşımını mümkün kılan bir protokol” şeklinde tanımladı.
Veriler bloklar içinde çeşitli kripto algoritmaları ile şifrelenerek saklandığı için verilerin değiştirilmesi ve taklit edilmelerinin bugünkü teknoloji ile mümkün olmadığının altını çizen Gündüz, blok zincirin artık askeri ve sivil sektörlerde kritik alanlarda kullanılmaya başlandığını belirtti.
Gündüz, “Savunma sanayisinde özellikle siber güvenlik, gizli bilgilerin depolanması ve korunması ve güvenli muhabere ortamının kurulması gibi kritik alanlarda Ar-Ge ve ürün geliştirme faaliyetleri, tüm dünyada olduğu gibi Türkiye’de de yoğun bir şekilde devam ediyor” dedi.