Savunma, Havacılık ve Uzay Derneği DASA ile Ankara Barosu Hava ve Uzay Hukuku Kurulu iş birliğiyle düzenlenen Teknik ve Hukuki Boyutlarıyla Savunma ve Uzay Sempozyumu Ankara’da yapıldı.
Etkinliğe Hacettepe Üniversitesi Adli Bilişim Uygulama Merkezi ile Ankara Barosu Ceza Hukuku Enstitüsü de katkı sağladı.
Ankara Barosu Eğitim ve Kültür Merkezi ABEM Konferans Salonu’nda gerçekleşen sempozyumun açılışında konuşan Savunma, Havacılık ve Uzay Derneği DASA Genel Sekreteri Murat Kaymakçılar, DASA ve çalışmaları hakkında bilgi verdi.
Savunma, havacılık, uzay sanayi kapsamında çalışan kuruluşların, kurumların içerisinde bilgi ve tecrübenin sağlıklı bir şekilde aktarılmasının mutlaka gerekli olduğu konusunda toplu bir anlayış olduğunu belirten Kaymakçılar, “Dolayısıyla bizim de zaten hedefimiz böyle ortaya çıkmıştı.” dedi.
Kaymakçılar şöyle devam etti:
“Bunda mutabık kaldık ve çalışmalarımızı ilk başta bunun üzerinden başlattık. Tabii esasen kuruluşumuzda hukukçu üyelerimizin fazla sayıda olması sebebiyle buradaki yaklaşım savunma, havacılık, uzay sanayinin hukuk alanına da kaymakla birlikte üyelerimizin sayısı arttıkça, teknik olarak çalışanları da buraya dahil etmek suretiyle daha geniş bir alanda çalışma imkânı yakaladık. Bunu şunun için söylüyorum. Özellikle savunma sanayi projelerinde, temelden projelerin sonlandırılmasına kadar olan sürecin bazen on yıl, bazen yirmi hatta daha uzun yıllar alabildiğini görüyoruz. Bu da buradaki bilgi birikiminin aktarılması konusunda ister istemez bazı sorunlar yaşanmasını birlikte getiriyor. Dolayısıyla bizim yaklaşımımız biraz buradan kaynaklanıyor. Örneğin, Silahlı Kuvvetlerin bir projesi başlatıldığı zaman bunun üzerinden yirmi yıl geçmişse, ilk proje subayının buna devam etmiş olması söz konusu değildir. Mutlaka değişmektedir. Bunun dışında sektör içerisinde, mühendislerimizden bu konuda çalışan mühendislerimizde de büyük değişiklikler olduğunu görüyoruz. Böyle projeleri takip ettiğimiz zaman çalışan insanlarda değişiklik olduğunu gördüğümüzde, bunun projelere çok olumsuz etkisi olduğunu görüyoruz. Bazen projeler akamete uğruyor. Yirmi sene sonra bakıyorsunuz ki on sene önce yapılmış, on beş sene önce yapılmış bir işin tekrarı geliyor. Aynı tecrübelerden istifade etmek istenilen şekilde mümkün olmadığı için sorunlar yaşanıyor. Bazen de projelerin, gerçekleşmeden sonuçlanması söz konusu olabiliyor. Dolayısıyla biz bu konuya odaklandık. Bu kapsamda üyelerimiz arasında burada görülen arka plana sahip değerli bir kadro olduğunu ifade etmek isterim.”
DASA Genel Sekreteri Murat Kaymakçılar, sektörde birtakım hatalı bilgilerin dolaşabildiğini, bunu önlemek açısından kendi bilgilerini, mevcut devlet kuruluşlarının ve Savunma Sanayi Başkanlığının, havacılıkla, uzayla ilgili kurum ve kuruluşların söylemleri üzerine eklemek suretiyle doğru bilgilendirme için de çalışmalar yürüttüklerini ifade etti.
Bunun yanında özellikle gençlerden oluşan ve “Genç DASA” adını verdikleri grubun yaklaşık yüz elli kişilik mühendislik öğrencilerinden oluştuğunu kaydeden Kaymakçılar, “Türkiye’nin dört bir yanında okuyan veya yeni mezun olmuş arkadaşlarımız var. Bu sektöre girmek istedikleri için bize geliyorlar. Onlara bilgi alışverişinde bulunmak maksadıyla, hem de onun dışında sosyal medyanın veya web sayfamız üzerinden mümkün olduğunca bütün milletimizi bu anlamda bilgilendirmek maksadıyla özellikle yurt dışında büyük başarılar elde etmiş Türk insanlarının başarılarını duyuruyor ve onlara bir örnek kişilikleri örnek örnek kişilikler olarak gençlerimizin dikkatine sunuyoruz.” dedi.
Murat Kaymakçılar, “Yerli ve Milli” terimlerine de açıklık getirdi:
“Yerli demek aslında burada üretilen demek ama bizim olduğu anlamına gelmiyor. Bizim olması için, gerçekten milli olması için bütün haklarıyla tasarımının bize ait olduğu bir sistemden bahsediyor olmamız lazım. Yani Kanadalı şirket Türkiye’de bir şey yapıyorsa, yaptırıyorsa, üzerine de işte Türkiye diye yazdığımız zaman bu bizim olmuyor. Nasıl biz işte Ukrayna’da SİHA’larımızı yaptırıyoruz ama onların olmuyorsa, bizim olmaya devam ediyorsa bu bu şekilde.”
Ankara Barosu Başkanı Avukat Mustafa Köroğlu da DASA gibi bir derneğin varlığından ve çalışmalarından kendilerini haberder ettiği için Baro bünyesindeki Hava ve Uzay Hukuku Kuruluna teşekkür etti.
Ankara Barosu Hava ve Uzay Hukuk Kurulu Başkanı Avukat Anıl Akyol ise savunma sanayi ve uzay sektörlerine olan ilginin giderek arttığını, özellikle savunma sanayisinin ülke genelinde sadece hukuki anlamda değil teknik boyutlarına veya ticari boyutlarına da ilginin giderek arttığına dikkat çekti.
Akyol, şöyle dedi:
“Öyle olunca da biz hukukçular olarak bir şeyin tekniğine ilgi duymadan, tekniğiyle ilgili bilgi sahibi olmadan o şeyin hukuku hakkında çok fazla yorum yapma taraftarı değiliz. O anlamda, bugün gerek teknik boyutlarıyla, gerek hukuki boyutlarıyla ilgili konuşacak olmak beni heyecanlandırıyor. Uzay sektörü de yine giderek özellikle gençler anlamında çok fazla ilginin duyulduğu bir alan. Bu anlamda da yine gerek teknik, gerek hukuki konuşmalar yapmak ve bunların araştırmaları, bunlara ilişkin tezler, bunlara ilişkin etkinlikler beni her zaman heyecanlandırdı. Bugün de o nedenle böyle bir etkinlikte ev sahibi olarak burada bulunmak beni heyecanlandırıyor.”
DASA Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Prof. Dr. Çetin Aslan da gerek savunma sanayisinde gerekse uzay alanında teknolojinin hep hukukun önünde gittiğinin görüldüğünü ifade etti.
“Bu aslında işin doğası gereği böyle.” diyen Aslan, sağlam zeminde ilerlemesi için bu alanların temel hak ve özgürlükleri koruyacak, bu alanları ihlal etmeyecek şekilde bir çerçeveye tabi tutulması gerektiğini vurguladı.
Aslan şöyle dedi:
“Dolayısıyla hukukun, teknolojik gelişimi sonradan takip etmesi, onun o alanlara yön vermesini ve onun belli bir hukuki çerçevede şekillenmesine engel değil, hatta onun zorunlu unsurudur çünkü hukukun şekillendirmediği, hukuk güveninin olmadığı, hukuki denetimin söz konusu olmadığı her alanda başarılı olmak yani teknolojik alanda başarılı olsak dahi bunun sürdürülebilir olmadığını hepimiz biliyoruz.”
DASA Yönetim Kurulu Başkanı Avukat Prof. Dr. Çetin Aslan, savunma sanayi, uzay, havacılık alanındaki teknolojik gelişmelerin dünyada çok hızlı bir şekilde ilerlediğini, Türkiye’de de bu alanda belli çalışmalar olduğunu ifade etti.
“Bunları izlemeye çalışıyoruz ama temel olarak belli bir ilerleme ya da öncül olmayı başarabilmiş durumda değiliz.” diyen Aslan, “Ama bu tabii ki son zamanlarda savunma sanayi konusunda ülkemizin kat ettiği gelişmeleri göz ardı etmek anlamına gelmiyor.” diye konuştu.
Prof. Dr. Aslan, sözlerini şöyle tamamladı:
“Tabii biliyorsunuz bizim ‘Yurtta Sulh, Cihanda Sulh’ gibi son derece önemli bir devlet politikamız, bir temel bakış açımız var. Güçlü bir savunma sanayi, güçlü bir uzay ve havacılık konusunda güçlü bir altyapı olmadan; gerek teknolojik, gerek hukuki altyapı olmadan bunu başarabilmek mümkün değildir. Dolayısıyla bu bu alandaki çalışmalara Dernek olarak bir şekilde katkı sunmak, bu alanda bir farkındalık yaratmak, bu bu alandaki düzenlemelere ciddi bir yönlendirme yapabilmek amacıyla bu tür faaliyetlerimizi yapmaya devam edeceğiz.”
Açılış konuşmalarının ardından plaket takdimi yapıldı.
Etkinlikte daha sonra Kayseri Erciyes Üniversitesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Gözlemevi Uygulama ve Araştırma Merkezinden Prof. Dr. İbrahim Küçük, Ankara Barosu Hava ve Uzay Hukuku Kurulu üyesi Av. Doç. Dr. Kâzım Sedat Sirmen ve Savunma Sanayi Akademi Eğitim Koordinatörü Kürşad Akpınar sunumlarını gerçekleştirdi.
Sunumlardan sonra Teknik ve Hukuki Boyutlarıyla Savunma ve Uzay Sempozyumu, havacılık uzmanı pilot Ercan Caner ile Nurol Kontrol ve Aviyonik Sistemleri Hukuk ve Uyumluluk Koordinatörü, Ankara Barosu Hava ve Uzay Hukuku Kurulu Başkan Yardımcısı Av. Aybike Çakan’ın da katılımıyla gerçekleştirildi.