Yunanistan’da belirli bir kesimin hedefinde Türk Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Doç. Dr. Tümamiral Cihat Yaycı var.
Bazı iddialara göre, Yunan istihbarat örgütünün yönlendirmesi altında olan bu kesim, farklı senaryolarla Tümamiral Yaycı üzerinde baskı oluşturmaya çalışıyor.
Bazı internet sitelerinde, Tümamiral Cihat Yaycı’nın kaçırılıp öldürüleceği yönünde iddialar bile yer aldı.
Peki neden Cihat Amiral’e bu derece düşmanlar?
Öncelikle Deniz Kuvvetleri içinde FETÖ ile mücadelede en etkin isim Tümamiral Yaycı’ydı.
Oluşturduğu “FETÖMETRE” ile bu kesimin birer birer ayıklanmasını sağladı kuvvetten.
O nedenle FETÖ’nün hedefindeki isimlerin başında geliyor.
Zaten “kaçırılıp öldürülecek” senaryosu da 15 Temmuz benzeri bir darbe girişimi beklentisi ile yazılıyor.
Yunanistan tıpkı Hafter’in başarılı olması için dua ettiği gibi bu konuda da beklentilerini FETÖ üzerine kurmuş gibi görünüyor.
Bu kesim ayrıca Cihat Yaycı Amiral’i, Yunanistan’ın “Megali İdea”sının önüne sağlam bir set çeken Türkiye ve Libya arasındaki son dönem deniz anlaşmalarının mimarı olarak görüyor.
Libya Anlaşmalarının ardından Yunanistan’ın moralini iyiden iyiye bozan husus, yine Tümamiral Cihat Yaycı’nın yeni çıkan kitabında dikkat çektiği “Ege’de silahtan arındırılmış olması antlaşmalarla hüküm altına alınan adaların, Yunanistan tarafından askeri üsse dönüştürülmesi” konusu.
Türkiye’de pek çok kesim aslında Ege’de Yunanistan’ın kontrolünde olan bazı adaların silahlandırıldığına yıllardır dikkat çekiyor ancak Türkiye bu konuda bu zamana kadar çok fazla ciddi bir adım attı denilemez.
Hatta üstüne üstlük Yunanistan, Ege Denizi’nde Türkiye’ye ait bazı küçük ada ve kayalıkları da işgal etmiş durumda.
Libya ile yapılan deniz anlaşmasının Doç. Dr. Tümamiral Cihat Yaycı’nın kitabından sonra gerçekleşmesi şimdi de “Türkiye silahlı Yunan adaları ile ilgili bir adım mı atacak?” sorusunu oluşturdu Yunanlıların kafasında.
Doç. Dr. Tümamiral Cihat Yaycı’nın sağlam hukuki argümanları karşısında Yunanlılar da antlaşmaları ihlal ettiklerini zımni olarak kabul ediyor aslında.
Deniz Kuvvetleri Kurmay Başkanı Doç. Dr. Tümamiral Cihat Yaycı’nın son kitabı, Türk Tarih Kurumunca yayınlanan “Yunanistan Talepleri, (Ege Sorunları) Soru ve Cevaplarla” ismini taşıyor.
Tümamiral Yaycı, kitabında, Yunanistan’ın Paris ve Lozan Barış Antlaşmalarının şartlarını ihlal ettiğini dolayısıyla adaların Yunanistan’a devrini gerektiren ön koşulun da iptal olduğunu; bu durumda Yunanistan’ın kontrolünde olan 23 adanın egemenliğinin sorgulanması gerektiğini ifade ediyor.
Türk Deniz Kuvvetleri ve Hava Kuvvetlerinin son dönemde Ege Denizi’nde gerçekleştirdiği atışlı tatbikatlar da Yunanistan’ın endişelerini iyiden iyiye tırmandırdı.
İki ülke arasında sıcak bir savaş, aslında küçük bir kıvılcıma bakıyor.
Yunanistan’ın elbette Türkiye ile uzun soluklu bir savaşı sürdürecek askeri ve ekonomik gücü yok.
Güvendiği ülkelerin önemli bölümü de Covid-19’la ve ekonomik krizle savaşıyor.
Libya konusunda ise şiddetle desteklediği Hafter güçleri, hızla tükeniyor.
Hafter güçlerinin saldırılarını sivil halka yöneltmesi, durumun kendileri açısından parlak olmadığını gösteriyor.
Yaz yaklaşırken hava ile birlikte Ege ve Akdeniz de ısınmaya başlıyor.