Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, video konferans yöntemiyle Fransız Le Figaro gazetesine verdiği röportajda, Türkiye’nin Güney Kafkasya’da her 3 ülkeyle de sınırı olan tek ülke olduğunu anımsattı.
Türkiye ile ilgili bir soru üzerine Aliyev, “Türkiye kardeş ülkedir ve kardeşliğimiz defalarca sınanmıştır. İlişkilerimizin tarihi bir geçmişi, parlak bir geleceği var. Evet Türkiye’den modern silah ve teçhizat aldık ama topraklarımızı Azerbaycan ordusu, askerleri kurtardı. Güney Kafkasya’daki 3 ülkeyle de sınırı olan tek ülke Türkiye’nin bu sürece katılması, meşrudur” dedi.
Aliyev, ancak en çok silahı Türkiye ve İsrail’den değil, Rusya’dan aldıklarına dikkat çekti.
İlham Aliyev, “Ama biz Ermenilerden farklı olarak Rusya’dan aldığımız silahların parasını ödüyoruz” dedi.
Aliyev, topraklarını korumak için sadece Türkiye ile Rusya’dan değil; Belarus ve İran’dan da silah aldıklarını vurguladı.
Azerbaycan’a Suriye’den paralı asker getirildiği yolundaki iddialarla ilgili olarak da Aliyev, Azerbaycan’ın 100 bin kişilik ordusu bulunduğunu, böyle bir şeye ihtiyaç duymadığını kaydetti.
Ermenistan’ın “Türkler bizi yok etmek istiyor” iddiasını da Ermeni fobi ve kışkırtması olarak yorumlayan Aliyev, “Ermeni hükûmeti, halkı Türkiye’ye ve Azerbaycan’a karşı kışkırtmaktan vazgeçmeli” şeklinde konuştu.
Ermeniler ile Azerbaycan Türklerinin bunca yaşanandan sonra dost olup olamayacakları yolundaki bir soru üzerine de Aliyev, “İkinci Dünya Savaşı’nda 30-40 milyon kişi öldü ama savaşın ertesinde Batı Almanya ile Sovyetler Birliği ilişkiler geliştirilebildi, şimdi olanları anımsamıyorlar bile” şeklinde konuştu.
Aliyev, Karabağ kurtarıldığında, burada yaşayan Ermeniler ve evlerine geri dönecek Azerbaycan Türkleri için daha güzel bir yaşam kuracaklarını anlattı, “bizde işsizlik oranı %5, Ermenistan’da %50″ hatırlatmasında bulundu.
Azerbaycan Cumhurbaşkanı, Ermenistan hükûmetinin artık sahadaki gerçekleri kabul etmesi gerektiğinin de altını çizdi.
Le Figaro’nun “politikalarınızda dinin rolü var mı” sorusu üzerine de Aliyev, anayasalarında din ve devlet işlerinin ayrıldığına işaret etti, “Azerbaycan laik ülkedir. Biz dinimize saygı duyarız. Azerbaycan’da yaşayan bütün diğer milletlerin dinine de saygı duyarız” dedi, Azerbaycan’daki Ermenilerin barış ve huzur içinde yaşadıkları hatırlatmasını yaptı.
Röportajın tamamı için:
