Kış mevsiminin hâkim rengi beyaz, baharın binbir rengiyle yer değiştirmeye başlarken, doğanın adeta yeniden doğuşunu kutlamamak olmazdı.
Türkler içinse aynı zamanda 400 yıl mahkûm bir biçimde yaşanan Ergenekon’dan kurtuluşu da ifade ediyordu.
12 Hayvanlı Türk Takvimi, 21 Mart’ı yılın başlangıç günü olarak kabul eder ve binlerce yıldan bu yana “Yeni Gün Bayramı“nı kutlar Türk dünyası.
Orta Asya’dan yayılmaya başlayan bu coşku rüzgarı, bugün Avrupa’dan Çin’e kadar uzanan geniş bir coğrafyada esiyor.
Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Özbekistan, Türkmenistan, Afganistan ve Tacikistan’da Yeni Gün, milli bir bayram olarak kutlanıyor ve 21 Mart resmi tatil kabul ediliyor.
Nevruz, 2009 yılında Azerbaycan, Hindistan, İran, Kırgızistan, Pakistan, Özbekistan ve Türkiye’nin ortak başvurusuyla çok uluslu ortak kültürel miras olarak; 2016 yılında ise Afganistan, Irak, Kazakistan, Tacikistan ve Türkmenistan’ın katılımıyla genişleyerek tekrar “UNESCO Somut Olmayan Kültürel Mirasın Korunması Sözleşmesi” kapsamında Sözleşmenin icracı birimi olan Kültür ve Turizm Bakanlığı Araştırma ve Eğitim Genel Müdürlüğünce, “İnsanlığın Somut Olmayan Kültürel Mirasının Temsili Listesi”ne Türkiye adına kaydettirildi.
Nevruz yani Yeni Gün Bayramı, Osmanlı İmparatorluğu döneminde de kutlanırdı.
Sarayda yaptırılan ve “Nevruzziye” denilen macunlar ile üzerine altın tozu dökülmüş kırmızı renkli nevruz şekerleri halka dağıtılırdı.
Cumhuriyet Türkiyesinde ise Büyük Lider Mustafa Kemal Atatürk 21 Mart 1922’de Ankara’nın Keçiören semtinde Nevruz şenlikleri düzenletmişti.
Atatürk‘ten sonra Anadolu’da giderek unutulan Yeni Gün Bayramı,1991 yılından itibaren yeniden yurt genelinde kutlanmaya başlandı.
Bazı İslam tarihçileri, Nevruz’un ilk olarak Azerbaycan’da kutlandığını yazar.
Gerçekten de Azerbaycan Nevruz geleneğini hiç kaybetmedi ve büyük bir özenle koruyarak bugüne taşıdı.
Türk dünyasındaki Nevruz kutlamaları farklı coğrafyalara rağmen büyük benzerlikler gösterir.
Ateş üzerinden atlama, çim yeşertme, semeni yemeği, kazanlarda pilav ve et yemeği ile 7 çeşit meyve-çerez hazırlama, yumurta tokuşturma, güreş tutma, cirit, kapı dinleme, ataların mezarlarını ziyaret etme gibi Nevruz’a özgü gelenekler hemen hemen tüm Türk topluluklarında aynı.
Bugün artık Nevruz, yani “Yeni Gün Bayramı“, coğrafi bakımdan parçalanmış Türk dünyasını, kültürel bazda yeniden bir araya getirmeye, yakınlaştırmaya başlayan önemli bir kültürel değer olma özelliğini taşıyor.
NOT: Görseller, Kültür ve Turizm Bakanlığının tanıtım filminden alınmıştır.