“Kendime, aileme ayıracak zamanım yoktur. Hayatım, ‘Kıbrıs Yunan olamaz’ inancı içinde Kıbrıs’ı Yunan yapmak için uğraşanların karşısında bir direniş ve şahlanış mücadelesidir; her Kıbrıslı Türk’ün mücadelesi gibi.“
Bu sözler Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin kurucu önderi, İlk Cumhurbaşkanı Rauf Raif Denktaş’a ait.
Rauf Denktaş, ölümünün 9. yıldönümünde törenlerle anıldı.
Denktaş için ilk tören, Rauf Raif Denktaş Anıtı önünde düzenlendi, Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ardından da Rauf Denktaş’ın ailesi anıta çelenk koydu.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, Denktaş’ın, Kıbrıs Türk’ünün en karanlık günlerinde etkin ve kararlı bir rol üstlendiğini vurguladı; onun ve Dr. Fazıl Küçük’ün verdiği mücadele sayesinde bugünlere gelinebildiğini anlattı.
Oğlu Serdar Denktaş, “Onsuzluğu 9 yıldır yaşıyoruz, eksikliğini içimizde hissediyoruz” dedi, Rauf Denktaş’ın, herkesin zor zamanında sığındığı güçlü bir liman olduğunu söyledi.
Savunma Sanayi Başkanlığı da Denktaş’ın ölüm yıldönümü dolayısıyla yayınladığı mesajda, “Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bağımsızlığı için canı pahasına mücadele etmiş olan Rauf Denktaş’ı, aramızdan ayrılışının 9. yıl dönümünde rahmetle ve saygıyla anıyoruz.” ifadesini kullandı.
Hayatını Kıbrıs Türklerinin bağımsızlığına adayan Rauf Denktaş, 13 Ocak 2012’de 88 yaşında organ yetmezliği nedeniyle hayatını kaybetmişti.
Kıbrıs’ın Yeni Bir Girit Olmasını Önledi
Denktaş, 1,5 yaşındayken annesini kaybetti, anneannesi ve babaannesi tarafından büyütüldü.
İngiltere’de hukuk eğitimi alan Denktaş, 1947’de adaya döndü, avukatlık yaptı, başsavcılığa kadar yükseldi.
Denktaş daha sonra istifa ederek, Kıbrıs Türklerinin Enosis ve EOKA ile mücadelesine yön verdi.
1963 olaylarının ardından Dr.Fazıl Küçük ile birlikte Türk direnişini örgütleyen Denktaş, 1964 yılında Makarios tarafından “istenmeyen adam” ilan edildi, adaya girişi yasaklandı.
1968 yılına kadar topraklarına dönemeyen Denktaş, dönünce 1970 yılında Türk Cemaat Meclisi Başkanı seçildi.
O dönemde Rumlar saldırılarını iyice artırdılar, Türk köylerinde katliamlar düzenlediler, 103 Türk köyünü yerle bir ettiler, 600 Kıbrıs Türk’ünü katlettiler; 200’den fazlası da kayboldu.
Rumların Tuzaklarına Düşmedi
1973’te Fazıl Küçük’ün istifasının ardından Kıbrıs Cumhurbaşkanı Yardımcısı olan ve istifa eden Denktaş, Kıbrıs Barış Harekatı’nın ardından Kıbrıs Türk Federe Devleti’nin ilan edilmesini sağladı.
1983’te Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ilan eden Denktaş, 2005 yılına kadar cumhurbaşkanlığı görevini yürüttü.
Müzakere masalarında Rumlarla kıran kırana pazarlık yapan Denktaş, 1992 Annan Planına şiddetle karşı çıkmıştı.
Kıvrak zekası ve şakacı kişiliğiyle tanınan Denktaş, Kıbrıs Türklerinin çoğu tarafından “Baba Türk” olarak anılıyordu.
Müzakerelerin en çıkmaza girdiği anlarda fotoğraf makinesini çıkaran Denktaş, asık suratıyla tanınan Makarios’u bile güldürmeyi başardığını anlatıyordu.
Oğlu Serdar Denktaş’ın anlattığına göre, hastalığının en ağır safhalarında bile nükteyi bırakmamıştı.
Denktaş, 160 gün hastanede kalıp eve dönünce, “Hz. Azrail’i gücendirdik galiba, çoktandır uğramıyor” demişti.
Denktaş’ın yazdığı 50 kitap ve bir film senaryosu, çok sayıda ülkede açtığı fotoğraf sergileri bulunuyor.
