Yeni Deniz Sistemleri Teslim Töreni, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın katılımı ile Desan Tersanesi’nde düzenlendi.
Milli Savunma Bakanı Dr. Hulusi Akar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler ve Savunma Sanayii Başkanı Prof. Dr. İsmail Demir de törene katıldı.
Törende Kaptanoğlu Gruba ait Desan Tersanesi’nde inşa edilen 2 adet Acil Müdahale ve Dalış Eğitim Botu Türk Donanmasına teslim edildi.
%71’lik yerlilik oranı ile kendi alanında bir ilk olan botların tüm yazılım ve programları tamamen Türk mühendisleri tarafından geliştirildi.
Bu gemiler ile Türk Donanması, destek ve eğitim alanlarındaki kabiliyetlerini arttıracak.
Bu törende Yonca-Onuk tarafından geliştirilen Yeni SAT Botu ve Süratli Devriye Botunun da teslimatı gerçekleşti.
Her iki bot da ASELSAN tarafından geliştirilen STAMP silah sistemi ile donatıldı.
Yeni SAT Botu, Türk Deniz Kuvvetlerinin seçkin ve özel timlerinden SAT Grup Komutanlığı için geliştirildi.
Saatte 51 knot hıza yükselebilen bot %68 yerlilik oranına sahip.
Yonca-Onuk tarafından geliştirilen ve teslimatı gerçekleştirilen bir diğer bot ise Süratli Devriye Botu.
Süratli Devriye Botları, ASELSAN tarafından geliştirilen STAMP silah sistemi ile donatıldı.
%77 yerlilik oranına sahip devriye botu, 47 knot azami sürate sahip.
“TÜRKİYE SAVUNMA SANAYİSİNDE KARARLI BİR ŞEKİLDE YOLUNA DEVAM EDİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan törende, acil müdahale ve dalış eğitim botu ile Süratli Devriye ve Yeni SAT botlarının ülkeye ve Türk Silahlı Kuvvetlerine hayırlı olmasını diledi.
Erdoğan, sistemlerin ülkeye kazandırılmasında emeği geçen tüm kurumları, yüklenici firmaları, işçisinden mühendisine kadar emeğe geçen herkesi kutladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan şöyle devam etti:
“Türkiye, savunma sanayisinde kararlı bir şekilde yoluna devam ediyor. Son dönemde sınırlarımız içinde ve dışında elde ettiğimiz pek çok stratejik başarıda savunma sanayisinde kat ettiğimiz mesafenin katkısı bulunuyor. Savunma alanında güçlü ve bağımsız olamayan milletlerin istikballerine güvenle bakabilmeleri mümkün değildir. Milli savunma ve güvenlik ihtiyaçlarımızın karşılanmasıyla uluslararası alanda caydırıcılık oluşturmada teknolojik bağımsızlık her zamankinden daha kritik bir hale gelmiştir.“