TÜBİTAK SAGE (Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü) Müdürü Gürcan Okumuş, enstitünün ilk sistem projesi olan TOROS’un hikayesini sosyal medyada anlattı.
Gürcan Okumuş, özellikle zaman zaman gelen envanterde mi, üretimi yapılıyor mu gibi sorulara cevap vermek için bu hikayeyi paylaştığını belirtti.
TÜBİTAK SAGE’nin 1996’larda Türk Silahlı Kuvvetlerinin ihtiyacı doğrultusunda yerli ve milli bir topçu roket sistemi için çalışmalara başladığını kaydeden Okumuş, bu kapsamda Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumunun (MKEK) kapısını çaldıklarını ve TOROS’un serüveninin böyle başladığını söyledi.
TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE) Müdürü Gürcan Okumuş, şöyle devam etti:
“Türkiye savunma sanayisini bağımsız kılmak vizyonuyla, ‘yapılamaz’ diyenlerin aksine, bir grup kendini adamış mühendis tarafından büyük bir heyecan ve özveri ile çalışmalara başlanıldı. Bütçe az, bilgi birikimi az, elde örnek çalışma yok, reçete yok ama inanç vardı. Eldeki imkanlarla bir proje planı oluşturuldu ve iki farklı versiyon planladı. Bunlar TOROS 230 ve TOROS 260 idi. O dönemde savunma sanayiinde hazır alım öncelikli tercih olmasına rağmen yoğun çalışma yürütülmeye devam edildi. 1996 – 2000 yılları arasında yürütülen proje çalışmaları kapsamında gerekli tüm teknoloji ve altyapılar milli olarak geliştirilmiş, tüm statik motor ateşleme ve atış testleri başarıyla tamamlanmıştı. Proje seri üretime hazır noktaya kadar taşınmıştı. Peki ya sonra?“
“SONRASI MAALESEF YOK”
Gürcan Okumuş, hikayenin sonrasının olmadığını söyledi.
Alınan karar gereği yurt dışından hazır alım ve teknoloji transferi yöntemi ile TSK’nın ihtiyacının karşılanması kararlaştırılmıştı.
TÜBİTAK SAGE Genel Müdürü, seri üretim siparişinin gelmediğini ve çalışmaların raflara, malzemelerin ambara kaldırıldığını aktardı.
Gürcan Okumuş bu hikayeyi Devrim Arabası hikayesine benzetti.
TÜBİTAK Savunma Sanayii Araştırma ve Geliştirme Enstitüsü (SAGE) Müdürü Gürcan Okumuş, şöyle devam etti:
“Proje rafa kalktı ama kazanımlar büyük. En önemlisi kendi sistemlerimizi yapabileceğimize dair büyük öz güven kazanıldı. TOROS o günlerde hak ettiği değeri görmese de TÜBİTAK SAGE’ye sistem seviyesi tasarım yeteneği kazandırarak bugünün kazanımlarının temelini oluşturmuştur. TOROS projesinden kazanılan öz güven, cesaret ve bilgi birikimi Türkiye’nin ilk güdüm kitleri HGK ve KGK, ilk seyir füzesi SOM, ilk hava hava füzeleri GÖKDOĞAN ve BOZDOĞAN’ın nüvelerini oluşturmuştur. Projede çalışan birçok mühendis halen önemli görevler yürütüyor. Türk Silahlı Kuvvetlerimize ve Savunma Sanayimize ilkleri kazandıran TÜBİTAK SAGE, dosta güven, düşmana korku vermeye devam edecek.”
Gürcan Okumuş, hikayesinin sonunu bir görsel ile sonlandırdı.