Koç Bilgi ve Savunma Teknolojileri firmasından Teknoloji ve Mühendislik Yöneticisi Hakan Öktem, C4 Defence Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Özgür Ekşi’nin canlı yayının konuğu oldu.
Hakan Öktem, C4 Defence Instagram hesabı üzerinden gerçekleştirilen yayında, COVID-19 döneminde Koç Savunmanın genel durumunu anlattı ve izleyicilerden gelen soruları cevapladı.
Hakan Öktem, Koç Bilgi ve Savunma Teknolojilerinin COVID-19 sürecinde ne gibi önlemler aldığına ilişkin soruya, “Firmamız, Türkiye’de COVID-19 vakası tespit edilmeden önceki dönemi yakından takip etti. Koç Holding’ten gelen yaklaşımları da takip ederek tüm önlemleri aldık. Ülkemizde ilk vakanın görülmesinden hemen sonra ise hızla evden çalışma programına geçtik” cevabını verdi.
52 kişilik bir ekip olduklarını belirten Hakan Öktem, en az sayıda personeli ofiste bulundurarak evden çalışma programını desteklediklerini söyledi.
Öktem, güncel olarak devam etmekte olan bu programı Mayıs ayı itibariyle kontrollü olarak gözden geçirdiklerini belirtti.
Öktem’in verdiği bilgiye göre, özellikle üretim atölyesindeki teknisyen/tekniker ağırlıklı faaliyetlerini yeniden başlatan Koç Bilgi ve Savunma Teknolojileri firması, yurt içi ve yurt dışındaki tüm paydaşlarına COVID-19 dönemindeki hassasiyetlerini ve önlemlerini deklare etti.
Hakan Öktem, şu an için her şeyin yolunda olduğunu ve herhangi bir aksama yaşanmadığını belirtti.
“REİS SINIFI DENİZALTININ EN ÖNEMLİ ALT YÜKLENİCİLERİNDEN BİRİSİYİZ”
Koç Bilgi ve Savunma Teknolojilerinin ürün kategorilerini de tanıtan Hakan Öktem, Reis sınıfı denizaltı programının önemli alt yüklenicilerinden birisi olduklarını söyledi.
Hakan Öktem, Reis sınıfı denizaltılarda 4 alt sisteminin firması tarafından üretildiğini belirtti.
Bu sistemler Torpido Karşı Tedbir Sistemi, Sonar Beacon Sistemi, Denizaltı Entegre Bilgi Sistemi ve Solunabilir Hava İzleme Sistemi.
Hakan Öktem, özellikle Sonar Beacon ve Solunabilir Hava İzleme Sistemine dikkat çekti.
Sonar Beacon Sistemi, denizaltının acil durumlarda yerini bildirmesi bakımından kritik bir önem arz ediyor.
Solunabilir Hava İzleme Sistemi ise havadan bağımsız tahrik sistemli Reis sınıfı denizaltılarda, denizaltının içinde oluşabilecek zehirli gazların tespitini sağlıyor.
Hakan Öktem, konvansiyonel denizaltılara göre havadan bağımsız tahrik sistemli denizaltılarda mürettebatı zehirleyebilecek/tehlikeye sokabilecek çok daha fazla gaz olduğunu belirtti.
Koç Bilgi ve Savunma Teknolojilerinin geliştirdiği Solunabilir Hava İzleme Sistemi ile denizaltının içerisindeki hava sürekli olarak takip edilebiliyor.
“BU SİSTEMLERİN HİÇBİRİ YURT DIŞI KAYNAKLI LİSANSLI ÜRETİM DEĞİL”
Reis sınıfı denizaltı için 4 adet alt sistem çözümü sunan firma, bu ürünleri yurt dışından temin edilen lisanslar ile üretmiyor.
TÜBİTAK ile bir anlaşma yapan Koç Bilgi ve Savunma Teknolojileri firması, TÜBİTAK’ın geliştirdiği Su Altı Telefon Sistemini endüstrileştirdi ve üretim hakkını alarak üretmeye başladı.
Hakan Öktem, bu ürünlerin milli olarak geliştirilen bu ürünlerin yerlilik oranlarının %80 olup yurt dışı hiçbir lisans kısıtına haiz olmadığını söyledi.
MİLLİ OLARAK GELİŞTİRİLEN SAVAŞ SİSTEMLERİNİN KALİBRASYON TESTLERİ KOÇ BİLGİ VE SAVUNMA TEKNOLOJİLERİ ÇÖZÜMÜ İLE RAHATLIKLA YAPILABİLECEK”
Hakan Öktem, geliştirdikleri Ölçme ve Konumlandırma Sistemi ile su altı/üstünde bulunan platformların hassas olarak izlenilebileceğini söyledi.
Sistem, şamandıralara entegre edilen sensörler ile gelen verileri işleyerek denizin altında hareket eden cisimleri hassas olarak izleyebiliyor.
Ters GPS’ye benzettiği Ölçme ve Konumlandırma Sistemi ile geliştirme süreci devam eden birçok savaş ve silah sisteminin kalibrasyonu, testleri ve eğitimlerinin çok rahatlıkla ölçülerek yapılabileceğini belirten Öktem, şu sözlerle örnek verdi:
“Barbaros Yarı Ömür Modernizasyonu Projesi kapsamında ASELSAN tarafından yapılan top atış kontrol sistemi yazılımının kalifikasyonu için Koç Bilgi ve Savunmanın Mermi Tarassut Sistemi kullanılıyor.”
Öktem, Karadeniz’de 2000 metre derinlikteki bir bölgeye Mermi Tarassut şamandırasını götürdüklerini ve kabiliyetlerini sergilediklerini söyledi.
“FARKLI MAKSAT VE YAPIDA SONİK SİSTEM DENİZ KUVVETLERİ ENVANTERİNE GİRMEK ÜZERE”
Aktif ve pasif sonar sistemleri üzerinde de çalışan firma, platforma entegre sistemlerden ziyade ana yurt güvenliği için sistemler veya modüler sistemler geliştiriyor.
Koç Bilgi ve Savunma Teknolojileri firması, Akustik Yakalama ve İzleme Sistemi de üretti.
Öktem’in verdiği bilgiye göre, platformdan su altına bırakılan ve pasif tarama ile ortamdaki aranan sinyali bulabilen sistem, Deniz Kuvvetlerinin bir projesinde envantere girmek üzere.
Bu sistemin arama/kurtarma maksatlı dalgıç eğitim ve acil müdahale botu projesinde kullanılacağını belirten Öktem, sistemin deniz kabul sürecinin bugünlerde başlayacağını da belirtti.
“PREVEZE SINIFI DENİZALTILARIN ACİL DURUM SU ALTI TELEFONUNU BİZ GELİŞTİRİYORUZ”
Hakan Öktem, su altı telefon sistemleri geliştirdiklerini ve birçok projede olduğu gibi Preveze sınıfı denizaltılarda da kullanılan acil durum su altı telefon sisteminin kendi üretimleri olduğunu aktardı.
“SONAR PERFORMANS MODELİ “ÜRÜNÜMÜZÜ DENİZ KUVVETLERİ UNSURLARINDA DENİZ TESTLERİNE TABİİ TUTTUK ”
Hakan Öktem, geliştirdikleri Sonar Performans Modeli ürününü Deniz Kuvvetlerine verdiklerini; onların ürünü test ettiklerini ve geri dönüşler ile ürünü daha da geliştirdiklerini aktardı.
Öktem’in verdiği bilgiye göre, bu ürünle gemide ve hava vasıtalarında bulunan aktif ve pasif tüm sonarlar modelleniyor.
Daha sonra modellenen ortamdan alınan ölçümler ile bu model çalıştırılarak ön görülen sonar tespit menzilleri ile harekat planlanabiliyor.
“SU ALTI HARBİ MAKSATLI KULLANILAN ASKERİ SİSTEMLERİ YURT DIŞINDAN ARZU EDİLEN GEREKSİNİMLERİ KARŞILAYACAK ŞEKİLDE SATIN ALMANIZ ÇOK ZOR”
Sualtı Harbi’nde kullanılan askeri sistemlerin çok hassas ve kritik olduğunu söyleyen Hakan Öktem, bu sistemlerin istenilen gereksinimler kapsamında yurt dışından temin edilmesinde oldukça zorlanıldığını söyledi ve bu sistemlerin milli olmasının gerekliliğine vurgu yaptı.
Öktem, bunu misyon ve vizyon edinen firmasının, oldukça iyi eğitimli ve niteliği çok yüksek bir ekibe sahip olduğunun altını çizdi.
“TÜRKİYE’DE REKABETTEN ZİYADE İŞ BİRLİĞİ ÖN PLANDA”
Hakan Öktem, su altı akustiği pazarında Türkiye’de faaliyet gösteren firma sayısının son derece az olduğuna dikkat çekti.
Bu alanda projelerin çok sık çıkmadığına işaret eden Öktem, denizaltı projeleri gibi projelerin uzun soluklu ve fırsat sayısının az olduğunu; iş birliğinin ise rekabetin önüne geçtiğini söyledi.
Hakan Öktem, ASELSAN, Meteksan Savunma, TÜBİTAK, ROKETSAN ve STM gibi firmalarla iş birlikleri geliştirdiklerini ifade etti.
Öktem ROKETSAN ile Koç Bilgi ve Savunma Teknolojileri arasında 3 adet sözleşmenin bulunduğunu ve bu konuda da önemli bir alt yüklenici olduklarını belirtti.
5’İNCİ MİLGEM’İN SU ALTI TELEFON SİSTEMİ KOÇ BİLGİ VE SAVUNMADAN
5’inci MİLGEM projesinde kullanılacak olan Su Altı Telefon Sisteminin Koç Savunma tarafından temin edildiğini açıklayan Öktem, bu konuda STM ile yeni bir sözleşme imzaladıklarını söyledi.
Milli Denizaltı Savaş Yönetim Sisteminin önemli alt yüklenicilerinden birisi olduklarını da açıklayan Öktem, MİLDEN’de olduğu gibi birçok yerli projede de yer alacaklarını söyledi.
“SINIRLARININ ÇOĞU DENİZ OLAN TÜRKİYE’NİN DENİZ SINIRLARI KORUNMAYA MUHTAÇ”
Türkiye’nin sınırlarının büyük bölümünün deniz olduğuna dikkat çeken Hakan Öktem, bu sınırların korunması zorunluluğuna vurgu yaptı.
Hakan Öktem, kıyı hattında konuşlu askeri, ekonomik veya önemi büyük sivil tesislerin; kısaca kıyı hattında stratejik önemi yüksek tesislerin olduğunu hatırlattı.
Bu tesislerde havadan veya karadan gelen tehditlere karşı hava savunma sistemleri veya gözetleme sistemleri gibi önlemler ile güvenliğin sağlandığını aktaran Öktem, denizin altından gelebilecek tehditlere karşı önlemlerin bu zamana kadar yeterince tedbir alınmadığını söyledi.
Özellikle gelişen teknoloji ile artan su altı tehditleri, bu tesislerin güvenliğini ciddi derecede tehdit ediyor.
Hakan Öktem bunu “asimetrik tehdit” olarak nitelendirdi ve tehdidin ne zaman geleceği, nereden geleceği, ne veya nasıl olduğu ve organizasyonu nedir? gibi soruların cevaplarının bilinmemesinin, tehdidi daha da tehlikeli kıldığını söyledi.
Öktem’in verdiği bilgiye göre, bu tehlikeleri tespit etmek ve gerekli önlemlerin erkenden alınmasına yardımcı olmak amacı ile Koç Bilgi ve Savunma Teknolojileri tarafından geliştirilen sisteme “Dalgıç Tespit Sonarı” (DTS) adı verildi.
Aktif sonar sistemi olan DTS, 1 kilometre aktif menzilde su altı tehditlerini tespit ediyor.
Yerlilik oranı %75’e ulaşan ve otomatik (7/24 personel kontrolü gerektirmeyen) bir sistem olan DTS, erken ihbar kabiliyeti ile kullanıcıya tehditler konusunda uyarıyı çok önceden verebiliyor.
Çoklu hedeflere kilitlenebilen sistem, pasif olarak da önlem alabiliyor.
Yasaklı bölgeye giren dalgıç veya insanlara onun duyabileceği tonda ses verilerek unsurun bölgeden ayrılabilmesini sağlayabilecek, sisteme entegre karşı tedbiri sistemi de bulunuyor.
Hakan Öktem, bir Koç Holding şirketi olan Tüpraş’ta ve Deniz Kuvvetlerinin bir üssünde bu sistemin kullanıldığını söyledi.
Öktem, Deniz Kuvvetlerinin kullandığı bu sistemin Koç Savunma ve Bilgi Teknolojileri tarafından kuvvete bedelsiz olarak verildiğini ve geri beslemeler ile ürünün gelişimine yardımcı olduklarını söyledi.