Haberleşme Teknolojileri Kümelenmesi (HTK) Yönetim Kurulu Başkanı İlhan Bağören, COVID-19 virüsü (koronavirüs) salgınının yayılmasında 5G teknolojilerinin rolü olduğu yönündeki iddiaları cevapladı.
“5G, KORONAVİRÜS İLE SAVAŞTA ETKİN OLARAK KULLANILAN BİR ARAÇTIR”
Bağören, “Yeni yeni yayılmaya başlayan 5G teknolojisi, bir taraftan virüsü taşıyanları ayırt edebilen, erişilmesi zor ve tehlikeli ortamları dezenfekte edebilen robotları mümkün kılarken, diğer taraftan uzaktan eğitim, ev ofisi gibi yoğun veri trafiği ihtiyacına, insansız üretime yetişiyor. Ancak, bu teknoloji akla durgunluk veren komplo teorileriyle korona krizini yaratmak ve yayılmasını hızlandırmakla suçlanarak engellenmeye çalışılıyor. 5G, korona virüs ile savaşta etkin olarak kullanılan bir araçtır.” dedi.
Bağören şöyle devam etti:
“KORONAVİRÜS İLE 5G İLİŞKİSİNİ İSPATLAYAN BİLİMSEL ARAŞTIRMA YOK“
“Bu komplo teorileriyle halkın inandırılmaya çalışılmasının aksine, 5G ile koronavirüs ya da başka bir hastalığın ilişkisi olduğunu gösteren tek bir bilimsel araştırma yoktur. Aksine, Uluslararası İyonlaştırmayan Radyasyondan Korunma Komisyonu (ICNIRP) tarafından bu sene yapılan uzun süreli testler, 5G’nin herhangi bir hastalığa neden olmadığını göstermiştir. Komplo teorileri iki iddia üzerine yoğunlaşmaktadır: Birincisi, 5G’nin bağışıklık sistemini zayıflattığı, diğeri ise 5G’nin virüsün hızla yayılmasına neden olduğu yönündedir.“
“5G OLMAYAN ÜLKELERDEKİ VİRÜS YAYILMA HIZI 5G OLANLARDAN YAVAŞ DEĞİL”
İlhan Başören, virüslerin 5G dalgaları ile yayıldığı yönündeki iddiayı tamamen safsata olarak değerlendirdi:
“Virüslerin 5G dalgaları ile yayıldığı yönündeki iddia ise bazı bakterilerin birbirleri ile elektromanyetik dalgalarla iletişim yetenekleri olduğundan yola çıkılarak öne sürülmektedir. Bu iddia, virüslerle bakterilerin tamamen farklı yapısını yok sayan bir safsatadır. Virüsün henüz 5G olmayan İran gibi ülkelerde de en az 5G olan ülkeler kadar hızlı yayılması, ya da 5G’nin yaygın olduğu kuzey Avrupa ülkelerinde hızla kontrol altına alınabilmiş olması da bu iddiaların geçersizliğinin bir göstergesidir. Türkiye’de uygulanacak 5G frekans bantları seçilirken moleküler biyoloji, genetik, halk sağlığı gibi bilim dallarındaki çalışmaların o günkü geldiği nokta değerlendirilerek halk sağlığı için en uygun frekans bantları seçilecektir. Çin ve ABD’nin, 5G teknolojisinde öne geçmek için ticaret savaşlarını dahi aracı kıldıkları unutulmamalıdır. Bilimin ışığından ayrılmadan, bu teknolojide üretici olmanın ve önde olmanın gerekliliğini tekrar vurgulamak isteriz.”